Sadece sevgi iyileştirir, iyi hissettirir. SEV... çok SEV!

Aile Konstelasyonu Nedir?

Aile konstelasyonu, Aile dizilimi

Her  şey ailede başladı.

 

Her birimiz bir anne ve babadan bu yaşama geldik, var olduk. Var oluşumuzun ardında pek çok etken var. Bazıları bilinen, bazıları yanlış bilinen, bazıları ise hiç bilinmeyen ve sır olarak gizlenen.

 

İşte tüm bu etkenler bugün yaşadıklarımıza etki ediyor. Bir başka deyişle, bugün yaşadıklarımızın ardında geçmişte yaşadıklarımız, ailemizde yaşananlar ve atalarımızın, geçmiş nesillerin yaşadıklarının sistemi etkilemesi var.

 

Aile Konstelasyonu dediğimizde; bu psikoterapi yönteminin olmayan ergi metodu ile yaşamımız boyunca sahip olduğumuz algıların dışına çıkıyoruz ve gerçekliğe dair bir yolculuk yapıyoruz. Bu yolculuk elbette değişim niyeti ve gelişim arzusuyla başlıyor.

 

Birey kendi olma yolculuğunda; ‘’Ben kimim?’’ sorusuyla birlikte yaşamında bazı şeylerin değişmesini, dönüşmesini istiyor. Daha sağlıklı, mutlu, huzurlu, neşeli, bereketli, başarılı, güçlü, özgür, sağlıklı vb. pek çok unsur barındıran bir yaşam yaşamak ve sürdürmek için kişi arayışta olabiliyor. Ya da sadece kendini, olanı anlamak istiyor. Sorunlarına çözüm arıyor.

 

Tüm bunlar kişiyi profesyonel bir destek almaya, değişime kendinden başlamaya, bilmediklerini öğrenmeye, yeni bir bilince götürebilir. İşte bu noktada;

Aile Konstelasyonu çok güçlü katkılar sunabiliyor, çözümler üretebiliyor. Aile Konstelasyonu hem çalışması yapılan bireye, hem çalışmada yer alan tüm grup üyelerine hem de kolaylaştırıcı pozisyonu alan uygulayıcıya hizmet ediyor. İnsana dair ne varsa bu çalışma tamamını kapsıyor.

 

Aile Konstelasyonu; Alman psikoterapist, filozof, rahmetli Prof. Dr. Bert Hellinger’in psikoterapi yöntemidir. Bert Hellinger’in orijinal adı ‘’Famillien Aufstellung’’ olan uluslararası alanda, tüm dünyaya ”Family Constellation” olarak aktardığı Aile Konstelasyonu yöntemi; bugünümüzü, yaşamımızı, algımızı, kararlarımızı, davranışlarımızı, seçimlerimizi etkileyen dinamikleri ortaya çıkarır ve sisteme (aile, atalar, travmatize olarak bölünmüş benlik parçalarına) iyi hissetme, rahatlama sağlar.

 

20.yüzyılın sonlarında Bert Hellinger’in dünyaya tanıttığı, yaydığı Aile Konstelasyonu, nesiller boyu ailedeki herkesin bir şekilde birbirlerine bağlı olduğu anlayışından hareket etmektedir. Bireyi, içine doğduğu ve birlikte yaşadığı ailenin şekillendirdiğini benimseyen bu yaklaşım, kadersel olarak ailedeki bir kişinin, başka bir aile üyesine bağlı olduğu görüşündedir. Bert Hellinger Aile Konstelasyonu sistemini oluştururken, Freudyen psikanalitik yorumlama,  Janov’un primal çalışması, Carl Rogers’ın grup çalışması, Eric Berne tarafından benimsenen transaksiyonel analiz, Virgina Satir’in aile heykeli çalışma tekniği, Grinder, Bandler ve Dilts sonrası nöro-lingusitik programlama… En sonunda Moreno’nun aile dinamiklerini sahnelediği psikodrama tekniğinden esinlenerek, kendi Aile Konstelasyonu tekniğini geliştirmiştir.

Bert Hellinger Kitapları

Bert Hellinger Kitapları

Aile Konstelasyonu; çeşitli terapi akımlarının harmanlanmasıyla ve Afrika Zulu kabilesi kültür, gelenek ve ritüellerinin katkısıyla oluşturulmuş bir modeldir. Aile Konstelasyonu modelinde psikolojik rahatsızlıkların çoğunluğuna, kök ailedeki sorunların, travmaların sebep olduğu ileri sürülmektedir. Grup çalışması ve bireysel çalışma olarak uygulanabilen Aile Konstelasyonunda, sıranın/düzenin bozulması, sistemik karmaşa, kesintiye uğramış erişim/yönelim çabaları nedeniyle görünür olan sorunlar ele alınmaktadır. Çalışma sırasında birey ailesine ve travmatize olmuş benlik parçalarına geri götürülüp, ailesiyle, kendisiyle içsel dünyada bir manada barıştırılmaktadır. Aile sisteminde bireyin durduğu yer ile olması gereken asıl yeri gösterilmektedir. Böylece; bireyin kök ailede ya da geçmiş nesilde özdeşleştiği kim ise farkına varması ve bu özdeşimi çözüme kavuşturması için fırsat sunulmaktadır. Sistemin bozulan yanları yeniden yapılandırılmaya çalışılmaktadır. Bu haliyle aile içindeki duyguların özgürce akması sağlanmaktadır.

 

Aile Konstelasyonu ilk yıllarda, Türkiye’de Aile Dizimi adıyla yapılmıştır. Konstelasyon kavramı; bir sistem içindeki birbiriyle ilişkili tüm ögelerin birbiriyle etkileşimi anlamına gelmektedir. Aile, vakıflar, dernekler, çalışılan kurumlar, dahil olunan gruplar, topluluklar hepsi birer sistemdir. Sistemi etkileyen bilinç dışına ait temel dinamikler olduğunu Bert Hellinger ortaya çıkarmıştır.

 

Bu temel dinamikler şunlardır;

 

Aidiyet; sistemdeki herkesin eşit hakkıdır. Hiç bir sistem üyesi diğerinin sistemdeki yerini inkar edemez. Aile sisteminden dışlananlar, yok sayılanlar, unutulan aile bireyleri tüm aile sistemini etkilemeye devam eder. Düşükler, kürtajlar, evlatlık verilen ve alınanlar dahil tüm çocuklar, ebeveynler, ebeveynlerin eski eşleri de aile sistemine dahildir.

 

Bütünlüğü korumak; aile bireylerinin kendilerini bütün hissedebilmesi için aile sistemindeki her bir üyeye kalplerinde sevgiyle, saygın bir şekilde yer vermesi gerekmektedir. Ancak; bu şekilde birey kendini tam ve bütün hissedebilir.

 

Sistem içi hiyerarşiyi korumak; aile sisteminde zamanın ve varoluşun yasaları geçerlidir. Sisteme önce gelenin sonra gelene göre ilişki sisteminde önceliği olur. İlk doğan çocuk sonra doğan çocuklardan, anne ve baba çocuklardan sisteme önce gelmiştir. Böylece; ailede hiyerarşi oluşmaktadır.

 

Zamanın sınırlarını kabul etmek; sistemdeki her bireyin yeri ve hatırlanarak onurlandırılmaları gerekmektir. Bununla birlikte; ailenin, yeterli zaman geçince, geçmişte kalan bireyleri ve olanları unutmasına izin verilmelidir.

 

Aile Konstelasyonu şu an yaşadıklarımızın bize yüzyıllar öncesinde yaşananların mirası olabileceğini söylüyor. Halk dilinde söylediğimiz ‘’Dede koruk yer, torununun dişi kamaşır.’’ deyimi de sanki bu durumu doğruluyor.

 

Aile Konstelasyonu, somatik psikolojinin bir biçimidir. Kuşaklar arası bağlılıkların bilgisi zihinde değil, daha derin bir sistemik, genetik veya hücresel bilinç seviyesinde tutulur (Gottesman ve Hansen, 2005).

 

Bert Hellinger; ‘’Tüm bu terapi öğrenme süreci için ‘’Bütün bu terapileri kendim için yaptım. Onları başkalarına aktarmak için değil. Bu terapiler benim için yeni bir çıraklık dönemi gibiydi ve kendimi tanımam bayağı uzun sürdü. 50 yaşıma kadar kendimi yeterli hissetmedim. Arayışımı sürdürdüm. Ancak; sonradan emin oldum.’’ demiştir.

 

Aile Konstelasyonu bugün daha çok niyet konstelasyonu olarak uygulanmakta ve travma entegrasyonu çalışmanın öne çıkan en güçlü yanlarından biri olmaktadır.

 

Aile Konstelasyonu Kolaylaştırıcısı, en az 3 yıllık yoğun bir eğitim sürecinden geçmekte ve bilhassa kendi konstelasyon çalışmalarını yaparak, fazlaca temsilci pozisyonu alarak konstelasyon uygulayıcısı olabilmektedir.

Aile Dinamikleri ve Düzenleri - Aile Dizimi-Konstelasyonu Sistemi

Aile Konstelasyonundan kimler fayda sağlar?

– Açıklanamayan derin üzüntü, utanç, kızgınlık ve suçluluk duygusu yaşayanlar.

– Dış çevreden gelen tetiklemelerle düzensiz ortaya çıkabilen öfke patlamaları yaşayanlar.

– Alkol, uyuşturucu ve seks bağımlılığı yaşayanlar.

– Bozucu ve yıkıcı davranışları yapanlar ya da bu davranışlara maruz kalanlar.

– İlişkilerde yaşanan başarısızlıkların, karışıklıkların ve kargaşaların tarafları (Aile içinde anne-baba, kardeşler, karı-koca veya çocuklar ile)

– Birden fazla evlilikler sonucu olan çocuklar ve iç içe geçmiş ilişkiler.

– Depresyon ve mutsuzluk yaşayanlar.

– İş yaşamında sorunlar, para problemleri, mobbing yaşayanlar.

– Organizasyonlarda, şirketlerde karışıklık, kargaşa yaşayanlar (şirket sahipleri, yöneticiler, departmanlar, çalışanlar)

– Yaşamın yönünü amacını kaybettiğini düşünenler.

– Tekrarlayan kazalar.

– Kişisel yaratıcılığımızı ve otonomomizi kaybetmeden iç içe olduğumuz gruplara ait olmakta zorlananlar.

– Kişisel göçler ya da daha önceki kuşaklarda yaşanan göçler sonucu yeni kültüre uyum zorluğu yaşayanlar.

– Kişisel travma yaşayanlar ya da önceki kuşakların yaşadığı travmaya dolanık yaşayanlar.

– Takıntılı davranış ve düşüncelerle yaşamak durumunda olanlar. (Sık sık yıkanma, sayı sayma gibi)

– Erken çocukluk döneminde, anne-baba-kardeş kaybı yaşayanlar ya da ayrı kalmak durumunda olanlar.

– Aile sisteminde kaderi ağır olarak algılanan bir kişinin ismini taşıyanlar.

– Görünürde her şey son derece olumluyken sahip olduklarının tadını çıkartamayıp mutsuz yaşayanlar.

– Kadın-erkek ilişkilerinde problem yaşayanlar ve mutsuz olanlar.

– İş yaşamında, bireyler ya da departmanlar arası yaşanan çatışmalar.

– Aile sistemindeki dinamikleri, iş yaşamına (patronuna, yöneticisine ya da çalışma arkadaşlarına) yansıtanlar.

– Şirket değiştirmeli miyim? Kendi işimi kurmalı mıyım? kararlarını vermekte zorlananlar.

– Zihinlerde oluşan korku, endişe ve kaygılarla yaşamlarını belirli sınırlara hapsolmuş biçimde sürdürenler.

– Hastalıklar ve kronik sağlık problemleri yaşayanlar.

– Beden algısından dolayı mutsuz olanlar, kilo problemi yaşayanlar.

– Değersizlik, yetersizlik, hak etmeme inançlarıyla yaşayanlar.

 

(Bu bilgilerin çoğu hocam Konstelasyon Eğitmeni Göksel Karabayır’dan alıntıdır.)

Konstelasyon çalışması nasıl yapılır?

– Bireysel çalışmalar; kolaylaştırıcı pozisyonu alan uygulayıcının çeşitli objeler kullanarak zaman zaman kendisinin de temsilci olarak yer almasıyla kişinin çalışmak istediği konu, niyeti doğrultusunda yapılır.

 

– Grup çalışmaları; kişi konusunu isterse grup içinde isterse özel olarak aile konsteşasyonu kolaylaştırıcısı ile paylaşır. Kişinin niyeti doğrultusunda; çalışmanın kendisi için neye hizmet etmesini istiyorsa bunu net olarak ifade etmesi istenir. Ve niyetini temsil eden temsilciyi seçmesiyle çalışmaya başlanır. Danışan çalışmasına dahil olur ve ruhun özgür hareketi ile niyete engel olan dinamikler temsilci fenomeni aracılığıyla görünür olur. Kolaylaştırıcı referans noktası olarak daima danışanı alır. Görünür olan dinamiklerin dengelenmesi ve danışanın farkındalıkla iyi hissetmesi için çözüme doğru ilerlenir.

 

En iyi anlama ve öğrenme yolu; deneyim olduğundan Aile Konstelasyonu grup çalışmasını gerek izleyerek gerek temsilci olarak deneyimleyerek daha iyi hissedebilir ve idrak edebilirsiniz.

 

Konstelasyon çalışmaları; öznel algımızla, nesnel gerçeklik arasındaki farkı keskin bir şekilde ortaya koyduğu için bizlere gelişimin ve dönüşümün kapılarını açar.

Konstelasyon çalışmasında travma entegrasyonu nedir?

Travma Ağacı

Travma Ağacı

  • Travma, bir kişinin hayatı, sağlığı veya psikolojik bütünlüğü tehdit altındaysa ortaya çıkar. Travma; kişinin fiziksel, duygusal veya sosyal ölümü anlamına gelebilir.
  • Etkilenen kişi stres reaksiyonu ile karşılık verir. Beden hareket eder hale getirilir ve psişik kapasiteler, kaçabilmek veya etkisiz hale getirebilmek için kişiyi tehdit eden tehlikeye odaklanır.
  • Kişi, stres durumunda eylemlerinin tehlikeyi ortadan kaldırmaya yeterli gelmediğini ve zarar görme riskinin daha da arttığını fark ederse, fazlasıyla değişken bir çatışma ve nihayetinde umutsuzluk durumuyla karşı karşıya kalacaktır. O anda ne tepki verebilecek ne de veremeyecek durumdadır. Ne yaparsa yapsın yanlıştır ve hayatı için tehdit oluşturacaktır. Psikolojik ve fiziksel imkanlarının sonuna geldiğinden kendisi için mutlak bir çaresizlik ve kendini kaybetme durumu ortaya çıkacaktır.
  • Aynı durum herkeste farklı deneyimlenebileceği için hangi durumun travmatik olduğu görecelidir. Birisi bir tehdit altında herhangi bir önlem alma imkanı bulamazken bir başkası için son anda bir kaçış kapısı açılabilir. Bu nedenle bir travmanın yaşanması, bazı şeylerin yanı sıra kişinin yaşına, hayat deneyimine, yeteneklerine, bilgi birikimine de bağlıdır. Hassas, kendilerini savunma ve başlarının çaresine bakabilme becerileri son derece sınırlı olan bebeklerin ve küçük çocukların travma yaşama riskleri çok yüksektir.
  • Kişinin yaşamında tehlike içeren ve tehdit eden durumdan kurtulabilmek için tüm faaliyetlerine son vermesi suretiyle hayatta kalıp kalamaması, artık kendine ve davranışlarına değil, dış koşullara bağlıdır.
  • Bu durumda psikolojik açıdan hala mümkün olan tek şey, stres programlarının hızlı bir şekilde kapatılmasıdır. Bunun için algılama, düşünme ve öz farkındalığın geniş çapta sınırlanması, tüm hareketlerin durdurulması, duyumların ve duyguların dondurulması ve ölü taklidi yaparak organizmadaki tüm enerji sarfiyatının en aza indirgenmesi yardımcı olacaktır.
  • Stres programlarının acilen kapatılması, hiç değilse dış risk faktörünü artıracak herhangi bir şeyin yapılmasını önleyecektir. Aynı anda aşırı uyarılmadan ölme riski de azaltılmalıdır. (Prof. Dr. Franz Ruppert, 2021)

 

Travma yaşandığı anda ruhta olan bölünmelerle, sağlıklı parça, baş etme strateji güden parça ve travmatize parça olarak yaşam devam eder. Konstelasyon çalışmalarında danışanın niyeti doğrultusunda, niyetini etkileyen dinamikler ortaya çıktığında, travmatize parça ile temas edilmesi ve kişinin benliğiyle entegre olması süreci yaşanır.

 

Prof. Franz Ruppert travma türlerini; varoluşsal travma, kayıp travması, simbiyoz/bağlanma travması, bağlantı sistemi travması olarak kitaplarında açıklamıştır.

Uygulamalı Psikoloji Yüksek Lisans Bitirme Projesi

0:00
0:00